Kaynama noktası yükselmesi, donma noktası çökmesi, buhar basıncının düşmesi ve ozmotik basınç, kolligatif özelliklerin örnekleridir. Bunlar, bir numunedeki parçacıkların sayısından etkilenen maddenin özellikleridir.
Kaynama Noktası Yüksekliği Tanımı
Kaynama noktası yükselmesi, bir çözeltinin saf çözücüden daha yüksek bir kaynama noktasına sahip olacağı şekilde, bir başka bileşik eklendiğinde bir sıvının (bir çözücü) kaynama noktası arttığında ortaya çıkan bir olgudur. Kaynama noktası yükselmesi, uçucu olmayan bir çözünen saf bir çözücüye eklendiğinde meydana gelir.
Kaynama noktası yükselmesi bir çözelti içindeki çözünmüş parçacıkların sayısına bağlı olsa da, kimlikleri bir faktör değildir. Çözücü-çözünen etkileşimler, kaynama noktası yükselmesini de etkilemez.
Kaynama noktasını doğru bir şekilde ölçmek ve böylece kaynama noktası yükselmesinin oluşup oluşmadığını ve kaynama noktasının ne kadar değiştiğini tespit etmek için ebülyoskopi adı verilen bir araç kullanılır.
Kaynama Noktası Yüksekliği Örnekleri
Tuzlu suyun kaynama noktası, saf suyun kaynama noktasından daha yüksektir. Tuz, çözelti içerisinde iyonlara ayrışan bir elektrolittir, bu nedenle kaynama noktası üzerinde nispeten büyük bir etkiye sahiptir. Şeker gibi elektrolitlerin de kaynama noktasını arttırdığını unutmayın. Bununla birlikte, bir elektrolit olmayan çoklu partiküller oluşturmak için ayrışmadığından, kütle başına çözünür bir elektrolitten daha az bir etkiye sahiptir.
Kaynama Noktası Yükselme Denklemi
Kaynama noktası yükselmesini hesaplamak için kullanılan formül Clausius-Clapeyron denklemi ve Raoult yasasının bir birleşimidir. Çözeltinin uçucu olmadığı varsayılmıştır.
=ΔTb = Kb · bB
Ancak
- ΔTb kaynama noktası yükselmesisi
- Kb, çözücüye bağlı olan ebülyoskopi sabittir.
- bB, çözeltinin molalitesidir (tipik olarak bir tabloda bulunur)
Bu nedenle, kaynama noktası yükselmesi, kimyasal bir çözeltinin molal konsantrasyonuyla doğrudan orantılıdır.